Sadece çevik dünyada değil, genel olarak birçok kişinin soruduğu bir sorudur: Lider olmak ne demek? Küçük startup şirketlerden büyük organizasyonlara kadar hepimiz güçlü bir liderlik modelinin nasıl uygulanacağını anlamaya çalışıyoruz. Aslında liderlik çevresel ve bireysel olarak oldukça bağlamsaldır. Yani kişinin birlikte çalıştığı kişilere göre, bulunduğu organizasyondaki kültüre göre bir lider modelinde farklılıklar olur. Bu yüzden de bir lider tanımı yapmak çok genel kalır, bu da güçlü bir liderin nasıl olduğunu açıklamaya yardımcı olamıyor maalesef. Liderlik tanımını yaparken, davranışlarının nasıl olması gerektiğini tartışırken ve/ya belirli bir bağlamda ne yapacağımıza karar vermek için metaforlar bize yardımcı olmuşlardır. Çevik dünyada metafor denilince akla ilk gelen Scrum Master’lar için kullanılan “Hizmetkar Liderlik – Servant Leader” metaforudur. 🙂 Bu yazıda da ilk önce bu metafordan bahsedip ardından da yine Scrum Master’lar için kullanılan Host Leadership metaforundan bahsedeceğim.
Servant Leadership
Scrum’da Scrum Master‘lar için Servant Leader (Hizmetkar Lider) oldukları söylenir. Hatta Scrum Guide‘da da bu şekilde dile getirilmiştir.
Servant Leader metaforu son yıllarda oldukça popüler oldu ve özellikle hiyerarşik piramidi baş aşağı çevirdiği için daha popüler olmayı hak ediyor 🙂
Ancak yine de bazı sınırlamarı vardır. Bir Servant Leader olarak elimde bir güç yok. Bu da organizasyonlarda hesap verilebilirlik (accountability) meselelerine değinemeyeceğim anlamına geliyor. Örneğin takım sorun açabilecek bir yola girdiğinde elimde karar verme gücü olmadan onları durdurabilmemin bir yolu olmuyor maalesef. Bir başka örnek verecek olursak, Scrum Master Scrum’ın anlaşılmasını ve kabul edilmesini sağlamaktan sorumludur. Scrum Masters bunu takımının Scrum teorisine, uygulamalarına ve kurallarına bağlı kalmasını sağlayarak yapar. Peki bir Servant Leader olarak elimde yetki yoksa bunu nasıl sağlayabilirim? Sağlayamadığım bir şeyden neden sorumluyum? 🙂
Yine de hizmetkar liderlik doğru yönde atılmış bir adımdır. En başta hiyerarşik piramide etkisi olmak üzere, daha iyi modellere giden yolda iyi bir metafor olmuştur.
Host Leadership
Marc McKergow ve Helen Bailey tarafından yeni ve alternatif bir metafor ortaya konmuş ve buna da Host Leadership (Ev Sahipliği Liderliği) denmiştir. Bu metaforda lider ne kahraman ne de hizmetkardır. Ev sahibi olarak, misafirleri ağırlayan ve eğlendiren bir olarak düşünebiliriz.
Bir ev sahibi olarak görev ve sorumluluklarımız vardır: Misafirlerle birlikte etkinliğin bir parçası olmak, iyi vakit geçirmelerine yardımcı olmak ve o ortamı oluşturmak gibi. Beraberinde bir ev sahibinin bazı hakları da vardır: Kimin gelip gelmeyeceğine karar verebilir, kurallar ve sınırları belirleyebilir. Misafirler, ev sahibinin bu kurallarına saygı duyar, ev sahibi de misafirlerin etkinliğin bir parçası olarak etkin olacaklarına güvenir.
Bu yetki ve sorumluluk karışımı Scrum Master’lar için daha çok yol gösterici ve etkili bir metafor olarak değerlendiriliyor. Ben de bir Scrum Master olarak, takımlarla (misafirler) birlikte çalışmak için keyifli ortamlar yaratmak, gerek duyduklarında onları desteklemek ve onlar tarafından da desteklenmek, yaptığımız iş ve organizasyonun birlikte bir parçası olmak için neler yapabileceğime yol gösterebilen bir metafor olduğunu düşünüyorum. Bu metaforun sağladığı elimdeki yetkiyi de hem organizasyona hem takımlara karşı olan görev ve sorumluluklarımı yerine getirirken kullanabildiğim için, karar alma ve gerekli durumlarda sınırları belirleme hakkına da sahip olmuş oluyorum. Scrum Guide‘da belirtilen tüm sorumluluk alanlarımı da yerine getirebilmiş olmamın verdiği mutluluk ♥
Host Leadership: Roller ve Pozisyonlar
Host Leadership metaforu, senaryonunu bir parçası olan belirlenmiş 6 rol ve 4 pozisyonla, bizlere bulunduğumuz durumda nasıl davranmamız gerektiğine karar vermemize yardımcı olur.
Roller;
- Initiator (Başlatıcı) – Etkinlilerin hatta daha geniş kapsamlı girişim haline gelebilecek olayların ilk adımını atan, kıvılcımı başlatan kişi.
- Inviter (Davet Eden) – Gerekli ve ilgili kişileri ortamlara, fikirlere, oluşumlara davet eden kişi.
- Space Creator (Ortam Yaratan) – Olayların, etkinliklerin, fikirlerin oluşması için gerekli hem fiziksel hem duygusal bir çevre yaratan kişi.
- Gatekeeper (Koruyucu) – Yarattığımız alanı iç ve dış etkilere karşı koruyan, kimin ve neyin içeri girip, dışarı çıkacağına karar veren kişi.
- Connector (İletişim Sağlayan) – Kendiliğinden iş birliği yapamayacak kişileri bir araya getirerek yararlı konuşmalar sağlayan kişi.
- Co-participator (Katılımcı) – Tüm görev ve sorumlulukları ile birlikte aynı zamanda yardımcı olduğu sistemin bir parçası olan kişi.
Tüm bu rollerin senaryo gereği içinde bulundukları pozisyonlar da şu şekildedir;
- On Stage (Sahnede) – İlginin üzerimizde olduğu, yardımcı olduğumuz kişilere seslenirken, fikirlerimizi söylerken bulunduğumuz ve/ya bilgilendirme yaptığımız yer.
- Among the People (İnsanların İçinde) – Yardımcı olduğu sistemdeki kişilerle aynı yerde ve aynı şeyi yaparken bulunduğumuz ortamlar.
- On the Balcony (Balkonda) – Yardımcı olduğu sistemi gözlemlerken ve gerektiğinde araya girmeye hazır beklediğimiz zamanlar.
- In the Kitchen (Mutfakta) – Hazırlık çalışmalarımızı yaptığımız yer.
Host Leadership metaforunun asıl sihirli dokunuşu bu rol ve pozisyonların kombinasyonunda gizli. Bu kombinasyonlar sayesinde liderlik duruşumuzda bulunduğumuz ortamda nasıl davranmamız gerektiğini işaret eder. Karar vermek için biraz da yaratıcı olmak lazım tabii 🙂
Birkaç örnekle gidelim;
Space Creator + Stage: Bir toplantının amacını açıklamak.
Connector + Among the People: Bir sorunun çözülebilmesi için bir bağımlı olan departmanları bir araya getirerek, çözüm üretmeye yardımcı olmak.
Co-participator + Kitchen: Fikirlerimizi, tartışma konularını belirlemek ve/ya yarınki etkinliğimize hazırlamak.
Gatekeeper + Among the People: Takım kurallarını takım ile birlikte tartışmak. Örneğin retrospective kararlarını almak, Definition of Done belirlemek/tartışmak.
Inviter + On the Stage: Projeyi sunmak ve takımlara katılmak isteyip istemediklerini sormak (Daha çok Product Owner’a hit eden bir kombinasyon)
Initiator + On the Balcony: Takımın nasıl çalıştığını gözlemlemek ve onlara kendilerini geliştirmeleri için öneriler vermek.
Sonuç Olarak
Genel olarak Host Leadership metaforu incelediğimizde de Servant Leadership’e göre daha iş birliğine dayalı bir yaklaşımı desteklediğini görebiliyoruz. Diğer liderlik metaforlarından önemli bir farkı da daha önce bahsettiğim gibi kişinin elinde yetkilerin olması. Organizasyonlar, özellikle de “C Level” seviyesindeki kişiler bu yetkilerin verilmesinde destek olduğu sürece, metafor kolayca uygulanabilir ve bir liderlik yolu açılmış olur.
Belirli bir “Lider” tanımı yapmaktansa, bu tarz metaforlarla liderliğin nasıl olması gerektiğini belirlemenin daha doğru bir yol olduğunu düşünüyorum.
İlkim Dilara KADAKALOĞLU
d.
İlk Yorumu Siz Yapın